İman, sevgiyi getirir; imansızlık, sevgiyi götürür.
Ancak İslam’da sevgi alabildiğine gelişip yeşerir. O zaman nur meydana getiriyor Allah; bitkiler nurlanıyor, insanlar nurlanıyor, hayvanlara nur geliyor. Mesela hayvanlar daha sağlıklı oluyor, bitkiler daha güzel oluyor.
Dünyada en çok sevgiye saldırılıyor. İnternette, Facebook’ta, filmlerde şurada burada. Hep sevginin üstüne gidilir. Mesela alaycılık sevgiyi öldürmek içindir. Nefret ve şiddet filmleri, sevgiyi öldürmek içindir. Savaşlarda sevgi hep ölür, terörde sevgi ölür, ateizmde sevgi ölür, komünizmde, faşizmde sevgi ölür.
İnsan sevdiğini gözünde büyütür, yüce görür, değerli görür. Büyük gördüğünde onu sevdiğini anlar. Değerli görmediğini sevemez. Basit görürse, ucuz görürse sevemez. Değerli gördüğünde sever. Değerli görmesi için de imanlı, akıllı olması lazım.
Estağfurullah diyorsun, “Yarabbi beni affet, günahlarımı bağışla.” O ferahlık verir. SübhanAllah, “Münezzehsin Yarabbi.” Bu, sevgi ifadesi bu. Allah-u Ekber diyorsun. Sevgi ifadesi.
Allah’ı zikrediyorsun; insan sevdiğini çok çok anmaz mı? Mesela sevgilisi olduğunda sık sık anıyor. Allah’ı da sık sık anınca sevdiğini gösteriyorsun. Sürekli “Allah-u Ekber, SübhanAllah, elhamdülillah, estağfurullah” diyorsun.
Allah, sevgi için çeşit çeşit yollar sunuyor insanlara, çeşit çeşit anlatımlar sunuyor. Peygamberleri gönderiyor. Eninde sonunda çıkan yol, sevgi oluyor.
Cehennem azapları hep sevgiyi elde etmek içindir. Cehennem zincirleri, cehennemin alevleri hep sevgiyi elde etmek içindir.
Cömertlik sevgiyi geliştirir. Mesela hasis, pinti olduğunda kin meydana gelir, öfkelenir insanlar; cömert olduğunda severler, sevgiyi artırır.
Kıskançlık sevginin zıttıdır. Sevgiye saldıran bir illet ve veba gibidir. Allah, o vebayı Allah korkusuyla kaldırıyor. Kıskançlık, hasetlik kalktığında ferahlık oluyor, sevgi oluyor.
Cehennem korkusu hep sevginin önündeki engelleri kaldırmak içindir. Kuran, egoistliği kaldırıyor, sevginin yolu açılır; bencilliği kaldırıyor, sevginin yolu açılır; kıskançlığı kaldırıyor, sevginin yolu açılır.
Eninde sonunda Allah’ın istediği, sevgidir.
ALLAH, KENDİSİ SEVİLMEDİĞİNİ HİSSEDERSE, BİLİRSE, ANLARSA, GÖRÜRSE -Kİ ZATEN GÖRÜYOR KENDİ YARATIYOR- O ZAMAN BELANIN KAPISINI AÇIYOR. Ekonomik kriz, anarşi, terör, ızdıraplar, huzursuzluklar, neşesizlik, mutsuzluk, insanların çirkinleşmesi, kötüleşmesi, hastalıklar, belalar bütün dünyayı sarmaya başlıyor. ALLAH’I İNSANLAR SEVMEYE BAŞLAYINCA DA BEREKET, BOLLUK, GÜZELLİK, NUR, IŞIK, FERAHLIK, ADALET, DÜZEN DÜNYAYA HÂKİM OLMAYA BAŞLIYOR. Bu da Allah’ın varlığının açık delillerindendir.
İnsanlar anlayacak ki Allah’ı sevdikçe Allah bereketi artırıyor, güzelliği artırıyor. Allah’a tavır aldıkça Allah belayı artırıyor, sıkıntıyı artırıyor. Bunu da gözleriyle görmüş olacaklar.